GÖZLEM TÜRLERİ
YAKIN KARŞILAŞMALAR
Yakın karşılaşma, bir ya da birden fazla UFO’nun veya dünya dışı zeki varlığın bir insanın bulunduğu yeri ziyaret etmesi olarak tanımlanır. Bu ziyaretler nadirde olsa bazen insanlarla iletişim kurma, onları eğitme ya da onları uçan daireye götürerek bazı özel prosedürler ve bilgiler uygulama amacıyla yapılmaktadır. Yakın karşılaşmalar, günün ya da gecenin her saati, yeryüzünün hemen her yerinde, havada, yeraltında ya da deniz altında meydana gelebilmektedir. Dış dünyadan gelen ziyaretçiler her türden insanla temasa geçerler. Her yaştan insanı, zengin, fakir, orta halli ayırdetmeksizin ziyaret edebilirler. Bu bir bilimadamıda olabilir, sade bir çiftçide (Dr. Daniel Fry ve Billy Meier örneğindeki gibi..Yakın Temas menüsüne bakınız..) karşılaşmaların çoğu bireysel düzeyde gerçekleşmektedir, yani bir insan bir ya da birden fazla dünya dışı varlıkla karşılaşmaktadır.
Yakın karşılaşmalardan önce sıklıkla ön belirtiler yaşanır. Bu belirtiler, uzaktan görülen bir UFO’nun giderek yanınıza yaklaşması ya da gece birdenbire yoğun bir ışık demeti veya havada süzülen yanar döner ışık küreleri görmeniz şeklinde olabilir. Bazı vakalarda, bu belirti kişinin kulaklarının tuhaf bir biçimde çınlaması ya da ürpertici bir hisse kapılma şeklindedir. Ancak bazı olaylarda hiçbir belirti olmayabilir.
Dünya dışı varlıklarla temas hakkında yapılan araştırmalara göre, sadece ABD’de yılda yaklaşık 3,000 yakın karşılaşma olayı meydana gelmektedir. Dünyanın en nitelikli UFO araştırmacılarından biri olan ve artık aramızda olmayan Dr. J. Allen Hynek, 1972 yılında yakın karşılaşmaları sınıfladıran bir tablo oluşturmuştur. Bu sınıflandırma günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. Hynek UFO gözlemlerini genel bir çerçevede, uzak gözlemler ve daha yakın gözlemler olarak ikiye ayırmaktadır:
GÖZLEM TÜRLERİ
1- UZAK GÖZLEMLER (200 m.’den uzak)
Gece Işıkları: Hareketleri bildiğimiz ışık kaynaklarıyla açıklanamayan ve alışılmadık manevralar yapan ışıklar. Bunlar alışılmamış biçimlere, renklere ve yoğunluğa sahiptirler ve bu özellikleriye uçak ya da benzeri bir cisim olmadıkları anlaşılmaktadır. Genellikle kırmızı, turuncu ya da beyaz renktedirler. Gece ışıkları, UFO gözlemlerinin büyük bir bölümünü oluşturur.
Gündüz Diskleri: Gündüz gözlemlenen alışılmadık uçan cisimler. Bu cisimler genelde oval disk, puro, küre, üçgen ya da boomerang biçimindedirler. Hem yer seviyesinde hem de yükseklerde ortaya çıkabilirler. Sıkça, havada asılı kaldıkları, ardından da inanılmaz bir hızla bulundukları yerden ayrıldıkları ve olağanüstü manevralar yaptıkları gözlemlenmiştir.
Radar Görüntüleri: Nadir görülen bir durumdur, çünkü normal uçakların çoğu da radarda belirlenmelerini sağlayan bir donanıma sahiptirler. UFO’ların radar görüntüleri tanımlanamayan bip seslerinden oluşur ve “kaynağı bilinmeyen görüntüler” olarak isimlendirilir. UFO’lar ancak isterlerse bizim radarlarımızda tespit edilirler. Bugün artık Dünya teknolojisi bile radara yakalanmayan hayalet uçaklar geliştirmiştir. Yine de radarların tespit ettiği binlerce UFO vakası birçok ülkede yaşanmış ve resmi yetkililerce de rapor edilmiştir.
2- YAKIN GÖZLEMLER (200 m. ve daha yakını)
Birinci Türden Yakın Karşılaşmalar: UFO yakından görülmesine rağmen, tanıkla herhangi bir etkileşim içine girmemekte ve çevrede herhangi etki ya da iz bırakmamaktadır.
İkinci Türden Yakın Karşılaşmalar: UFO bulunduğu çevrede fiziksel kanıtlar bırakır. Bu kanıtlar, bozulan ya da zarar gören elektromanyetik sistemlerden, topraktaki izlere, ve bitkiler, hayvanlar ve insanlar üzerinde bırakılan fiziksel etkilere kadar pek çok biçimde olabilir.
Üçüncü Türden Yakın Karşılaşmalar: UFO’nun mürettebatı ya da içindeki varlıklar gözlemlenir fakat genelde bu varlıklarla bir iletişim içine girilmez.
Dördüncü Türden Yakın Karşılaşmalar: Uzaylı varlıklarla birebir iletişime ve temasa geçme olaylarını içerir